18 Temmuz 2011 Pazartesi

ÇİLEKLİ KEK

Evde kalan çilekleri bozulmadan tüketmek için hazırladığım bir tarif.Çok da leziz oldu.Ancak çileğin kilosu 8 TL' yi bulunca değil kek yapmak, bu yıl çilek reçelini nasıl yaparım diye kara kara düşünür oldum.Sizce de çok pahalı değil mi? 



Malzemeler
- 3 yumurta
- 1,5 su bardağı şeker
- 2 su bardağı ezilmiş çilek
- 1/2 su bardağı sıvı yağ
- 2 tatlı kaşığı labne
-1 kahve fincanı buğday nişastası
- kabartma tozu
- vanilya
- 1 su bardağı damla çikolata
- un



Yapılışı

  1. Yumurta ve şekeri mikserde 5 dk çırpın.
  2. Sıvı yağ, labne ve önceden blendırdan geçirmiş olduğunuz 2 su bardağı çilek ezmesini ekleyip,mikserle çırpmaya devam edin.
  3. Azar azar elenmiş unu ,vanilya ve kabartma tozunu da ekleyin.Kıvamı normal kek kıvamından daha koyu olsun, ancak akışkanlığını  kaybetmesin.
  4. Karışımı yağlayıp unladığınız kek kalıbına dökün.Üzerine damla çikolatayı serpiştirin ve kaşık yardımıyla hafifçe karıştırın.
  5. Önceden 180 dereceye ısıtılmış fırında yaklaşık 1 saat pişirin.Kekiniz soğuyunca servise hazırdır.
Not: Dilerseniz keki krema ya da çikolata sosu ile servis yapabilirsiniz.

Yazar caferengigul.blogspot.com

12 Temmuz 2011 Salı

YENİDEN DOĞMAK

Belki de en büyük hatamız "güneşi üzerimize doğurmak". Bu gün sabah 5 de uyandım, öylesine.Her zaman yaptığım gibi " aman daha erken yat uyu" demedim bu gün.Kalk dedim, bak etrafına henüz kirlenmeden, henüz gürültülenmeden...İnsanoğlu uyanmadan daha.Öyle güzelki, öyle sakin, dingin, umut dolu, mis kokulu,...


Maalesef hep güzelliklerden, iyilerden ibaret değil hayat.Bize de gösteriyor o sevimsiz yanını zaman zaman.Ve işte tam da böyle anlarda bazen insan kırılıyor, insan olduğu için kendinden utanıyor.İNSAN sözcüğünün kelime anlamı dışında bir insanoğlu var ki;  ya ben İNSAN değilim,  ya da onlar!Karamsarlık, eski zamanlara özlem, ıssız bir adaya kaçma isteği....uzayıp gidiyor bu liste, ta ki bu sabah 5 de kalkıp yaşadığım şehrin benim sevdiğim halini görene dek...


Bence HUZUR bu görüntüde gizli.


Bu kaktüsün açmak için güneşi beklemesinde UMUT var.



İşte bu GÜZELLİK.


SEVGİ...


 Ve tam bir yaz kahvaltısı,  yeniden doğmak için.

Yazar caferengigul.blogspot.com

5 Temmuz 2011 Salı

BALLI TAHİNLİ EKMEK VE ŞERO


Bir haftadır tadımız tuzumuz yoktu.Şeromuz hastaydı.2 gündür daha iyi.Yüksek ateş ve iştahsızlıkla başladı hastalığı.Tam 5 gün ne mama yedi, ne de bir yudum su içti.Üstelik ateşi hiç düşmedi.Her gün yediği iğneler cabası.En sonunda serum bağlandı (2 gün) kendilerine ve iğnelerinin dozu arttırıldı.Bu süre içinde yavaş yavaş düzelmeye başladı.Artık ateşi normal, yemek yemek için çaba sarfediyor.Eskisi kadar iştahlı olmasada zamanla düzelir.İğnelere devam.Teşhis viral enfeksiyon.Yapılan kan tahlillerinde şekeri çok yüksek çıktı.Bakalım onun için ne yapılacak.Evimin neşesi yerine geldi, Şero iyileşmeye başlayınca.Kapılarda karşılanmaya başladık artık, ne mutlu bize.


Bu gün evde ilaçlama vardı.Şero ofise geldiiiii.Çok çalıştı çokkkkkkkk:)

Mutfaktaki bal kavanozlarının dibinde azar azar kalmış ballarım ve bir de tahin bolluğu olunca aklımdan bu tarif geçti.İyiki de geçmiş, öyle güzel oldu ki tabağa alıp da fotoğraflama fırsatım olmadı.



Malzemeler


- 1/2 kg beyaz un
- 1 paket instant maya
- 5 çorba kaşığı toz şeker
- 1 çay kaşığı tuz
- 300 ml ılık süt
- 20 ml zeytinyağı
- 1 çay bardağı bal
- 1 çay bardağı tahin
- 1 çay bardağı dövülmüş ceviz

Yapılışı

  1. Un, şeker, tuz ve mayayı yoğurma kabına alıp, karıştırın.
  2. Ortasını havuz gibi açıp, ılık süt ve zeytinyağını ekleyip yoğurun.Ele yapışmayan bir hamur olmalı.
  3. Güzelce yoğurduğunuz hamurun üstünü örtüp, 2 katına ulaşana kadar mayalanmaya bırakın.
  4. Bir kasede bal ve cevizi karıştırın.
  5. Mayalanmış olan hamuru unlanmış tezgahta merdane yardımıyla açın.Yaklaşık 1 cm kalınlıkta olsun.
  6. Açmış olduğunuz hamurun içine tahini sürün ve rulo yapın.
  7. Hazırlamış olduğunuz ruloyu 3-4 cm kalınlığında parçalar halinde kesin.Yağlı kağıt serdiğiniz fırın tepsisine dizin.
  8. Üzerlerine ballı karışımı döküp, 180 dereceye ısıtılmış fırında 20 dk pişirin.Afiyet olsun.



Yazar caferengigul.blogspot.com