29 Mart 2011 Salı

YOĞUN ÇOK YOĞUN GÜNLER....

Oldukça yoğun bir 10 günün ardından merhaba : ) Bir yanda düğün alışverişi, diğer yandan ofis taşıma telaşı derken yazmak ve pişirmek pek mümkün olmadı.Tabi birde baharın gelişi nedeniyle bahçe işlerini de unutmamak gerek.

Çok zormuş ofis taşımak, hala bitmedi işler.Boyası, jaluzisi, mutfağı.....diye uzayıp gidiyor yapılacaklar listesi.7-8 güne umarım tamamen bitmiş olur.Ancak öyle bir manzarası varki yeni ofisimin tüm bu yorgunluklarımı alıp götürüyor bir bakınca.En kısa zamanda bir fotoğrafını çekip eklerim.

Tüm bu koşturmacanın arasında mutfaktan çıkan doğum günü pastası.





Yavaş yavaş normal hayatıma dönmeye başlarım ve mutfağımdan mis gibi kokular yükselir, gelir blogumdan sizlere ulaşır.Sevgiler.

Yazar caferengigul.blogspot.com

16 Mart 2011 Çarşamba

KREMALI DONUT

Tarif  Haziran 2010 Lezzet dergisinden, Akrep ve İkizler için hazırlanmış.Ben kendim için yapmıştım, bir ikizler olarak.Ancak fırından çıktı, soğudu ve bitti.Ne üstüne pudra şekeri serpebildim, ne de pişmiş halinin güzel bir fotoğrafını çekebildim.Öyle güzeldiler ki poz verecek vakitleri olmadı:) Hele o kreması yok muu.........



Malzemeler


- 1.5 su bardağı un
- 1 yumurta
- 1/2 su bardağı ılık süt
- 1/2 çay bardağı fındık yağı
- 10 gr yaş maya
- 4 yemek kaşığı toz şeker
- 1 tutam tuz
- üzerine serpmek için pudra şekeri

Dolgu Malzemesi


- 1 su bardağı süt
- 2.5 yemek kaşığı un
- 4 yemek kaşığı toz şeker
- 1 paket vanilya
- 1 yemek kaşığı rendelenmiş limon kabuğu
- 1/2 çay bardağı krema

Yapılışı

  1. Mayayı ılık sütün içinde eritin ve yoğurma kabına alın.
  2. Yumurta, fındık yağı, şeker, tuz ve yavaş yavaş unu ekleyerek yoğurun.Oldukça cıvık bir hamur oluyor.Üzerini örterek 40 dk mayalanmaya bırakın.


      3.  Hamur mayalanırken dolgu malzemesini hazırlayın.Bunun için süt, un, vanilya ve şekeri tencereye alıp koyulaşana kadar pişirin.Ocaktan alıp rendelenmiş limon kabuğunu ekleyip karıştırın.İyice soğuyunca kremayı ekleyip pürüzsüz bir hale gelene kadar karıştırın.


       4.   Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar kopartın ve muffin kalıplarına yerleştirin.Ortalarına kaşık               yardımıyla çukur açın ve 1 kaşık kadar kremadan koyun.


         5.     180 dereceye ısıtılmış fırında 30 dk pişirin.Soğuduktan sonra kenarlarına pudra şekeri serpiştirip         servis yapın.Afiyet olsun.

14 Mart 2011 Pazartesi

ŞEVKET-İ BOSTAN


Diğer adıyla kenger veya kenker.Ama benim için Şevket-i Bostan.Bir kaç yıl önce denemiştim ilk defa.Ama ne başarısız bir sonuçtu o anlatamam.Kaç saat uğraştım pişirmek için hiç hatırlamıyorum.Ancak yinede yenilesi bir yumuşaklığa ve lezzete ulaşamamıştı kendileri.

2 hafta önce pazarcımda görünce şöyle bir uzanıverdi elim.Bozdoğan Madran dağlarından ninesi kendi elleriyle toplayıp temizlemiş.Hani ne yalan söyleyeyim yıkanmış gibiydi tertemiz ve tazecik, dayanamadım tabiki.Pazarcımında desteğiyle "bu çok taze, senin aldığın kartmıştır, o zaman pişmez" deyince tekrar denemeye karar verdim.İyiki de almış ve pişirmişim.O ne lezzet, o ne tat, o ne yumuşaklık.....:) Başardım sonunda.Üstelik 2 hafta üst üste alıp pişirdim bile.Eğer bulabilirseniz mutlaka deneyin, çok leziz bir yemek kendileri.

Malzemeler
- 1 kg şevket-i bostan
- 1/2 kg kuşbaşı et
- 1 adet büyükçe soğan
- 1.5 yemek kaşığı un
- 1 limonun suyu
- deniz tuzu
- 1/2 çay bardağı zeytinyağı



Yapılışı

  1. Kenkeri güzelce yıkayın ve doğrayın.
  2. Yarım halka doğradığınız soğanları az zeytinyağında kavurun.Soğanlar diriliklerini kaybedip, renkleri değişince kuşbaşı doğranmış etinizi ilave ederek kavurun.Ben dana eti kullanıyorum.Ama genelde kuzu eti kullanılır Ege' de bu yemek için.
  3. Doğramış olduğunuz şevket-i bostanıda tencereye alıp kavurmaya devam edin.Diriliklerini kaybedene kadar kavurun.Üstünü örtecek kadar sıcak su ekleyip 35 dk düdüklü tencerede pişirin.
  4. Süre sonunda şevketi bostan yumuşacık olmuştu.Eğer sert gelirse 10 dk daha pişirin.
  5. Un ve limon suyunu güzelce karıştırıp sos haline getirin ve yavaş yavaş yemeğin suyundan alarak ılıtın.Ilımış olan sosu yemeğe döküp karıştırın ve kaynatın.
  6. Ocağın altını kapatın ve mümkünse yemek biraz sıcaklığını kaybedince zeytinyağını döküp servis yapın.Afiyetler olsun efendim.
Not: Bu tarif  Girit usulü.Bodrum da salçalı ve nohutlu pişirilir çoğunlukla.Hele birde deve kengerinden dolması yapılır ki sormayın.Çok zorlu ve uğraştırıcı bir yapılış öyküsü var, ancak bir o kadar da lezzeti bol.


Deve Kenkeri Dolması

Kim bilir belki bir gün denerim yapmayı:)Y a s a k s ı z  bir hafta dileğiyle.



Yazar caferengigul.blogspot.com

7 Mart 2011 Pazartesi

KADINLAR VARDIR...KADINLAR HER YERDE!



Dünya kadınlar günümüz kutlu olsun.
Yazar caferengigul.blogspot.com

6 Mart 2011 Pazar

HAFTA SONU

Epeydir içimden yazmak gelmiyor aslında.Sebep malum haksız yere kapatılmış olan bloglarımız.Evdeki bilgisayarımdan hem kendi sayfama hem de diğer blogger arkadaşların sayfasına girebiliyorum.Ancak ofisten hiç bir bloggera erişim yok.Ama bu gün farkettim ki izlemek için çaba harcayanlar varken yazmamak aslında kabalık oluyor gibi.

Bu haksız duruma insanın canı oldukça fazla sıkılıyor.Ne yazık ki güzel ülkemde böylesi haksızlıklar haddinden fazla.Oldukça sıkıntılı bir hafta geçirdim.İnsanların burunların dibinde gelişen ve kendilerinide bir şekilde ilgilendiren olaylara bile sadece kapı aralığından baktıklarına ve bana dokunmayan yılan bin yaşasın mantalitesinde olduklarına bir kere daha şahit oldum.Çok yazık çokkkk.Toplum olarak ne hale gelmişiz de farkında değiliz.

Neyse ki hafta sonu katıldığım bir fuar bu sıkıntılı, depresif halimi dağıttı.Uzun zamandır böyle keyifli bir vakit geçirmemiştim doğrusu.03-06 Mart 2011 tarifleri arasında 2.Gıda, Tarım ve Hayvancılık Fuarı Milas'da yapıldı.Çok büyük ve çok başarılı bir organizasyondu.


Ne güzel bir şey değil mi.Ben bayılırım hayvanlara ama kuzu ve oğlak bir ayrı şekerlikte oluyor.Anne ve babayı çekmeyi unutmuşum yavrularla ilgilenmekten öyle büyüklerini hiç görmemiştim.Şaka felan sanmayın sakın ama dana kadar vardı büyüklükleri.


Çiftçinin işini kolaylaştıracağını düşündüğüm oldukça teknolojik makineler ve otomatik vitesli süper traktörlerde yerlerini almıştı fuarda.Çok isterdim aslında traktörlerden birini kullanayım.


Çok şeker bir bayan Ayşe Hanım.Mege Tarımın sahiplerinden kendisi.O güzelim domates salkımını hediye etti bize.Minik bahçemiz için bir kaç ürün aldık.Bakalım bu yıl bahçemiz nasıl olacak.


Eveeeet, Datça Palamutbükü'nden bildiğimiz bir marka, Pehlivan Yöresel Köy Ürünleri.Çağla bile vardı tezgahta.Bal, badem, kapari, polen,incir, marzipan, bitki çayları, zeytinyağı, sabun......hepsi doğal ve hepsi yerel.


Yerel fide ve tohumlarda yerini almıştı standlarda.Tohumları es geçmedik, Konya'nın Altınekin ilçesinde üretilen yerel tohumlardan aldık.


Enginar, bence en az altın kadar değerli.Hem de organikler.Ören de yetişiyorlar İstanbul'a gidiyorlar.Sevimli Gıda sayesinde.Tabiki aldık koca bir kavanoz, miss misss.






O kadar gezince acıkıyor insan.Bu da düşünülmüş ciğer kavurma, köfte, gözleme, ayran, çay, lokma, canınız ne dilerse.Bi de lezzetli geliyor insana.

İyi ki gitmişim , görmüşüm.Haftanın tüm stresi uçtu gitti.Toprak ve hayvanlar sahip olduğumuz en büyük varlıklar.Acaba kaç kişi bunun farkında.Bir arkadaşım anlatmıştı Hollanda'da okullarda çocuklara tarım ve hayvancılık dersleri verildiğini.Ne kadar da doğru bir uygulama.Günün birinde bizim okullarımızda da olur mu ki böyle bir uygulama.Üretimin ne olduğunu bilen nesillerin, tüketim hususunda daha tutumlu olacakları kanaatindeyim ben.

Aaa tabi bir de pasta hediyem vardı ki yaparken tam bir meditasyon oldu bana.Yeğenlerden birine yapılırda diğeri unutulur mu hiç doğum gününde.Küçük hanım winx hayranı olunca pastanın figürü belliydi.Yapabilirmiyim, yapamazmıyım derken böyle bir şey çıktı ortaya.


Bloom ben yaptığımda zayıftı aslında.Sabaha göbek yapmış : )...Neden böyle oldu tam anlayamadım.Neyseki küçük hanım çok mutlu oldu, ben de rahatladım.Amatörce bir deneme olunca biraz kusuru oluyor.


Tombiş Bloom yola çıkmak üzereyken.

Hepinize şeker tadında ve y a s a k s ı z bir hafta diliyorum, sevgiler.



Yazar caferengigul.blogspot.com

2 Mart 2011 Çarşamba

AÇIK-KAPALI


Şu an sayfam açık, gün boyunca kapalıydı.İlginç bir durum.Zor ve sıkıntılı bir gündü aslında bu gün.Ancak evime gelipte bu güzelim sümbüllerimi görünce biraz kendime gelir gibi oldum.




Ne kadar da güzeller değil mi? Keşke iletişimde olmak zorunda olduğunuz insanlarda bu sümbüller kadar güzel olabilse....

Herkese sevgiler.


1 Mart 2011 Salı

Blogspot  adresimden bana ulaşamazsanız eğer, yeni adresim:


Umarım gerek kalmaz.





BLOGUMA DOKUNMA


Bu utanç verici durumu yeni öğrendim ve şiddetle kınıyorum.Birkaç kendini bilmezin yaptığı hata nasıl olur da tüm blog yazarları ve izleyenlerine mal edilir.Bu nasıl bir adelettir.İnanın anlamak mümkün değil.

Yazar caferengigul.blogspot.com